Araziden Seslerimiz (2024-01-08)
Marmara Gölü’ndeki kuruma ve sağlıklı koşulların longue-durée (uzun süreli) döngüsel geçmişlerine odaklanan Osmanlı dönemi sulak alan katılımları ve yönetim girişimleri üzerine bir başka yayını duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. Bibliyografik detaylar için aşağıya bakınız!


Çelik, Semih, Christina Luke ve Christopher H. Roosevelt. 2024. “Ottoman Lakes and Fluid Landscapes: Environing, Wetlands and Conservation in the Marmara Lake Basin, Circa 1550–1900.” Environment and History 30 (1): 53–76. https://doi.org/10.3197/096734022X16470180631460.
Özet
Osmanlı göl ve sulak alanlarının yönetimi ve korunmasına yönelik çalışmalar giderek gelişen bir araştırma alanıdır. Bilim insanları, Osmanlı İmparatorluğu’nun tarımsal ve madencilik faaliyetlerine yönelik arazi yönetimi stratejilerini araştırmış olsa da, özellikle sert iklim değişiklikleri dönemlerinde dinamik sulak alanlara verilen sosyo-politik tepkilerin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi daha derinlemesine bir araştırma gerektirmektedir. Bu bağlamda, sulak alanlar ve göller üzerine yaptığımız çalışmalar, Osmanlı vakıflarının yetki alanlarından Osmanlı Kamu Borçları İdaresi’nin (OPDA) ortaya çıkışına kadar geniş bir süreci kapsamaktadır. Erken modern dönemden 19. yüzyıla kadar değişen kurumsal otoriteleri ve toplumun bunlara verdiği tepkileri ele alarak, Batı Anadolu’daki Saruhan (günümüz Manisa) sancağı içinde yer alan Marmara Gölü Havzası’ndaki sulak alan yönetiminin karmaşıklığını tartışıyoruz. Araştırmamızda, bu özel ekosistem hakkında sahip olunan derin bilginin, ıslah ve arazi gaspı girişimlerini azaltmada ve nihayetinde Osmanlı koruma stratejilerine yönelik yasal çerçeve ve politikaların geliştirilmesinde kritik bir rol oynadığını savunuyoruz. Tartışmamız, uzun süreli (longue-durée) arşiv belgeleriyle desteklenen çevresel analizler çerçevesinde ele alınmaktadır. Bu mikro-tarihler, ekolojik ve politik değişimlere doğrusal olmayan tepkileri dinamik bir bakış açısıyla değerlendirmemize olanak tanırken, insan etkisinin farklı ölçeklerdeki sonuçlarını yerel bir mercekten inceleme fırsatı sunmaktadır.